Dolar 32,3984
Euro 35,0370
Altın 2.322,52
BİST 9.142,40
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 20°C
Parçalı Bulutlu
Tekirdağ
20°C
Parçalı Bulutlu

3000 liraya kiralık ev değil oda!

11 Nisan 2022 15:56 | Son Güncellenme: 11 Nisan 2022 15:58
963

Hayat pahalılığı aldı başını gidiyor. Çarşı pazar el yakıyor. Bir süredir sokağa her çıktığımızda fiyatların biraz daha arttığını görüyoruz. Bir de görmediğimiz, daha doğrusu sadece görmek zorunda olanların gördüğü fiyat artışları var. Bunların başında da kiralar geliyor.


Biz eşimle çift emekli maaşı alıp, Trakya’nın bir kasabasında kendi bahçemizin içindeki kendi evimizde iyi kötü geçinip gidiyoruz. Ancak büyük şehirlerde kirada oturanların durumu son dönemde çok vahim.
Geçenlerde bir yakınım telefon etti. İstanbul Kadıköy’de oturdukları eve, deprem açısından riskli olduğu için yıkım kararı çıkmış. Kiralık ev arıyorlar. Çocuklarının okuluna yakın olsun diye de yine Kadıköy civarına bakıyorlar. “Aradık, aradık, bulamadık. Yani bulduk da kiralar çok yükselmiş, karşılanacak gibi değil” dedi yakınım. Benim çevrem geniş olduğu için bir umutla beni aramış. Ben de birkaç emlakçı ahbabımı aradım, yakınımın koşullarını anlattım. “Uygun bir şey düşerse seni ararım” diye yanıt aldım hepsinden.


Ama kafaya taktım ya bir kere duramıyorum. Çünkü bu yakınım kendi işletmesi olan, bu işletmede işçi çalıştırıp asgari ücretten de olsa her ay maaşını ödeyen, KOBİ’den küçük ama esnaftan da hallice, belli yaşam standartları olan biri. Böyle iş güç sahibi biri, ailesinin başını sokacak bir daireyi nasıl bulamaz, diye düşünüyorum.


Böyle düşünürken kendimi, internetteki emlak sitelerinde buldum. Bu sitelerde semt, ilçe gözetmeksizin İstanbul’daki en düşük kirayı aradığımda karşıma 400 lira çıktı. Ancak bu 400 lira, bir dairenin kirası değil, oda kirası. Kiracı olarak oturduğu eve ‘yeni kiracı’ arayanlar var. Bazı ev sahipleri de halen oturdukları evlerin bir ya da iki odasına kiracı arıyorlar. İlanlardan anladığım kadarıyla bazı apartmanların bir iki katı ya da tamamı pansiyon şeklinde düzenlenmiş, oda oda kiraya veriliyor. Buralarda mutfak, banyo, tuvalet kiracılar tarafından ortak kullanılıyor.


Oda kiraları 400 lirada sabit değil elbette… 750, 1000, 1500, 2000, 2500, hatta 3000 liraya bile kiralık oda var. Bir başka deyişle 3000 liranın altında ev kirası yok! 1+1, 1+0 gibi ev kiraları var ama bunlarda bir ailenin yaşaması mümkün değil, yani bunlar da aslında ‘oda’ statüsünde. Üstelik bunların çoğu şehrin en dış semtlerinde. İstanbul’un 39 ilçesi arasında en düşük ev kiraları Silivri’de, 2500 liradan başlıyor.


Biraz daha merkeze yaklaşıp Esenyurt civarında gelindiğinde kiralar 3000 liralara yükseliyor. Üçüncü dünya ülkelerinden gelenlerin gözdesi olan bu semtte bir yıllık peşin kira almaya dönük bir eğilim var. Kirası 3000 lira olan bir ev için verilen ilanda şöyle bir açıklama var örneğin:
“1+1. Alt katta kendim oturuyorum. Üst katım olan bölüm kalabalık olmayan aileye kiralık. Oturum almak isteyen için noter sözleşmesi yapılır. 1 senelik peşin + 2 kira depozito.”
Maltepe’deki 3+1 bahçe katı için verilen bir ilan, 2500 liralık kirasıyla dikkatimi çekti. Açıklamasına bakınca bu cömertliğin nedenini anladım. Ev sahibi, kiracıdan şunları talep ediyor:
“Daire girişindeki çelik kapıyı yenile. Mutfak laminant tezgahını yenile. Mutfak tezgahı ve dolap montajını yaptır. Kombi al. Mutfağa aspiratör al. Mutfağı tavanını tamir ettir. Banyodaki eksik yer karolarını ve banyo duvarlarını tamir ettir. Kombi, petek, lavabo, duşakabin ve karoların sıhhi tesisat işçiliğini yaptır. Oda kapı kasasını tamir ettir ve pervazları taktır. Banyoya lavabo, lavabo ayağı, lavabo bataryası, duşakabin ve havlupan al. Salonu, odaları ve mutfağı laminant parke kaplat. Giriş kapısı, pencereler ve balkon kapısına ferforje yaptır.”
Bu talepler üzerine yapılacak yorumu, kıymetli okurlarıma bırakıyorum.
Yakınımın koşullarına uygun bir dairenin ortalama kirasını öğrenmek için aramayı Kadıköy ilçesindeki 3+1 dairelerle sınırlayınca bu dairelerin kiralarının 7000 liradan başladığını gördüm. Bunların da çoğunluğu 40- 50 yaşında binalarda yer alıyor. Yani şu an oturduğu evden deprem riski nedeniyle çıkmak zorunda olan yakınım, bu dairelerden birini seçerse kısa bir süre sonra yine aynı şey başına gelebilir. Ödediği depozito ve taşınma maliyeti de ek külfet olur üstelik. İçinden çıkamadım. Emlakçı ahbaplarımın neden, “Düşerse seni ararım” dediğini o zaman anladım. Gökten 3 oda düşmüş, onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine!

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Trakya Haber