Bill Gates akıllı olsun, akıllı!

Hayri Sert abimiz, Bill Gates’in bir gece vakte kaçak göçek Efes Antik Kenti’ni gezmesini ti’ye alarak anlatmış. Oysa sıradan ve tanınmamış biri olsa ne kadar da rahat ederek her şeyi gündüz gözüyle inceleyebilirdi. Belki de çok daha fazlasını yapardı.

On yıl önce üç arkadaş atladık arabaya, kafamıza göre Akdeniz tatili yapacağız. Denizmiş, kummuş, plajmış çok da umrumda değildi açıkçası… Nerede bir kahverengi tabela var, “Gir gir gir sağdan” diye uyarıyorum direksiyondaki arkadaşımızı… Ne kadar antik kent, ören yeri, doğal güzellik varsa dalıyoruz oraya doğru. Ne biçim tarih fışkıran bir memlekette yaşıyoruz, yeni yeni anlıyorum. Akdeniz’in, Ege’nin tarihine bu kadar yakından ilk kez tanıklık eden masum Trakyalı olarak her bir ayrıntıyı hayranlıkla izliyorum.

Derken, Efes’e geldik. En küçük anıtta bile durmuşuz, burada durmamak olur mu?

İndik. Bu büyüye öylesine kapıtırmışım ki kendimi… Elimde fotoğraf makinesiyle, bir orayı bir burayı fotoğraf çekerek ilerliyorum. Yanımdaki arkadaşlardan koptuğumu fark etmedim bile! Manzara ve izler muhteşem… Gezindiğim yerde in cin top oynuyor doğrusu. İçimden diyorum ki “Burası bu kadar güzelse, kimbilir insanların gezdiği yerler nasıldır…”

Epey gezindim, gezindim, gezindim. Kimseler olmayınca hafiften tırsarak ses öbeği olan tarafa doğru kırdım dümeni… Böyle bir taşlı yol var, yolun iki kenarında sütunlar. Harika… Yavaş yavaş uzaktan gelen insan sesleri artmaya başladı. Heybetli bir meydana açılan o yolda yürürken insan kendini sanki kral gibi hissediyor, neden acaba? 

Eh artık şu karşıdaki kalabalığa karışarak insanların esas gezdiği yere varayım diye hızlandım. Önemde şeritler, bariyerler falan var. “Bu da ne böyle, hiç yakışıyor mu bu tarihi mekana” falan diye geçiriyorum içimden… Bariyeri geçerek alana doğru ilerlerken arkama baktım: “İçeri girilmesi kesinlikle yasaktır! Fotoğraf makinesiyle girmeyiniz!”

Hey gözünü sevdiğimin Trakyalısı be… Hey yüreğine, azmine kurban olduğum… Ne güzel de girmişsin Efes’in en esrarengiz yerine… Nasıl da yürümüşsün Kral Yolundan adeta Roma’ya kafa tutan Spartaküs gibi… Efes deyince benim de aklıma bu gelir Hayri Abi!

Bill Gates delikanlı olsa bir gece vakti hırsız edasıyla değil, krallar gibi bir gündüz vakti elini kolunu sallaya sallaya Kral Yolundan geze geze gelirdi.