Dolar 32,4570
Euro 34,8518
Altın 2.446,77
BİST 9.885,02
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 20°C
Az Bulutlu
Tekirdağ
20°C
Az Bulutlu

EYT, Erdoğan’ın siyasi sonudur

9 Aralık 2022 15:04 | Son Güncellenme: 9 Aralık 2022 15:10
694

Trakya Politik, kısa bir süre önce Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın üç yıl önce EYT konusunda söylediklerini hatırlattı ve bir video yayınladı. Erdoğan videoda EYT’nin ülkenin başına bela olacağını ve çalışma arkadaşlarına “Beni bu yola asla teşvik etmeyin.” dediğini söylüyor.

EYT düzenlemesinde kadınlarda 48, erkeklerde 50 yaş sınırı getirileceği son günlerin yakıcı gündemini oluşturuyor. Dün gece gerçekleştirilen Meclis’teki bütçe görüşmelerinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in konuya dair açıklama yapacağı dile getirilmişti.

Ancak, Bilgin kürsüye çıktı ve ne bu EYT’ye, ne de asgari ücret gibi merakla beklenen başka bir konu hakkında doğru düzgün bir açıklamada bulunmadı.

*

SUSKUNLUĞUN NEDENİ…

Adalet ve Kalkınma Partisi önümüzdeki genel seçimi kazanabilmeyi sadece emeklilik düzenlemesiyle sağlayabilir. EYT için bekleyen 2 milyon yurttaş bulunuyor. Matematik olarak 2 milyon kişinin aynı zamanda emekli olması ise imkânsız.

*

Tazminatta taksit olabilir ama tazminat şirketlerin işidir. Aylıksa devletin işidir. Aylık bağlama süreleri de bu nedenle uzayabilir. Ayrıca 2 milyon kişi aynı anda emekli olursa tazminatı, aylığı daha almadan enflasyon daha da korkunç hale gelebilir. Çünkü nasıl olsa para gelecek diye gereksiz harcamalar yapmaya başlayabilirler. Çiçeği burnunda emekliler harcama yapmasa bile piyasada para bollaşacağı için satıcı tarafı fiyatları şişirir.

*

Sonuçta verilen paralar hızla patronlara geri döner. Kısacası, 2 milyon kişi 15-20 yıllık tazminatlarını götürüp patronlara teslim etmiş olur. Tüm bu sebeplerden ötürü EYT’nin deyim yerindeyse palas pandıras çıkması için girişimde bulunulması zaten bir delilikti.

ERDOĞAN KEŞKE KENDİNİ DİNLESEYDİ

Yukarıdaki muhasebe ortadayken insan bir an için durup da “Acaba üç yıl önce Erdoğan’ın dedikleri çok da doğru tespitler miydi?” diye sormadan edemiyor. Sayın Cumhurbaşkanı keşke bir selin önüne kapılarak popülizm sevicileri dinlemeseydi. Keşke “Gerekirse seçim kaybederiz, ülkeyi ateşe atmayız.” çizgisinde ısrarcı olsaydı.

*

Şu anda yaşanan kısa sürede EYT’yi çıkarma zorlaması adeta ülkeye giydirilmiş bir deli gömleği gibi…

ÜSTÜMÜZDEN BULDOZER GEÇECEK

Kısacası tüm bu zorlama başta emekçi yığınlar ve yoksul halk olmak üzere hepimizin üzerinden geçecek. EYT düzenlemesinin umutlu bir bekleyişte olan herkesi mutlu etmeye çalışması belki Erdoğan’a seçim kazandırır ama ülkeyi de içinden çıkılamaz bir darboğaza sokar. Ha bu arada bu düzenleme herkesi mutlu edemeyeceği için seçimde daha da gerilemesine neden de olabilir. Kaldı ki bu şekilde seçimi kazansa bile, Erdoğan seçimden sonra nefes dahi alamayabilir. Türkiye, Venezüella sendromu içinde bir karabasana savrulabilir. Dolayısıyla bu da Erdoğan için Pirus Zaferi olur.

ERDOĞAN NE YAPMALI?

Erdoğan hayatı boyunca popülizm yapmaktan kendi alıkoyamayan bir lider profili çizdi. Belki de yapılması gereken en anlamlı hareket, konuyu yukarıdaki gibi tane tane anlatarak 2 milyon kişiye değil, geri kalan ezici çoğunluğun ve ülkenin bütüne popülizm yapmak ve bu düzenlemenin “palas pandıras” gerçekleştirilemeyeceği gerçeğini meydanlarda bangır bangır anlatmaktır.

*

Aksi halde Erdoğan’ın kurmayları EYT’yi ellerine yüzlerine bulaştırıp seçim yenilgisi için zemin hazırlayacaklar veya her türlü tavizi verip sadece bu kriterle seçim alınsa bile seçim sonrası Erdoğan’ı nefessiz bırakacaklardır. Sonuç Erdoğan için kaybet-kaybet seçeneğinden başka bir şey değildir.

*

Peki, Cumhurbaşkanı Erdoğan kendisinin ve ülkenin köşeye sıkıştırıldığını görüyor mu? Onu da kısa süre sonra anlayacağız. Zira seçim belki yarın, belki yarından da yakın…

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Trakya Haber