Dolar 32,4375
Euro 34,7411
Altın 2.439,70
BİST 9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 20°C
Az Bulutlu
Tekirdağ
20°C
Az Bulutlu

Yüceer: “Çocuğun rızası olmaz”

Yüceer: “Çocuğun rızası olmaz”
7 Aralık 2022 15:06
439

Cumhuriyet Halk Partisi Tekirdağ Milletvekili Dr. Candan Yüceer, Diyarbakır’da çocuk istismarı suçlamasıyla görevden alınan MHP İl Başkanı Cihan Kayaalp’in beraat gerekçesine sert tepki gösterdi.

YÜCEER: “ZİHNİYET DEĞİŞMEDİĞİ MÜDDETÇE ÇOCUK MAĞDURİYETİ DEVAM EDER”
CHP Tekirdağ Milletvekili Dr. Candan Yüceer, Diyarbakır’da çocuk istismarı suçlamasıyla görevden alınan MHP İl Başkanı Cihan Kayaalp’in beraat gerekçesine Twitter hesabından sert tepki gösterdi. Yüceer, “Çocuğun rızası olmaz! Kanunları istediğiniz kadar değiştirin. Zihniyet değişmediği müddetçe çocuk mağduriyeti devam eder. Rızası var denilerek her türlü istismar meşrulaştırılır” ifadelerini kullandı.

NE OLMUŞTU? 
Amida Haber’den Gönül Morkoç’un haberine göre; ‘çocuğa cinsel istismardan’ yargılanan ve beraat eden MHP Diyarbakır eski İl Başkanı Cihan Kayaalp’in beraatının gerekçesi açıklandı. Diyarbakır 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi 45 sayfalık kararda; beraatın gerekçelerini, mağdur ve Kayaalp’in ifadelerine ayrıntılı bir şekilde yer verdi. Mahkeme, Kayaalp’in beraatinde; ‘cinsel saldırıda’ mağdurun olayı yönetmesinin mümkün olmadığına; bu nedenle mağdur E.A.’nın ifadelerinin çelişkili olduğuna dikkat çekti.

“İSTİSMAR OLSA BİLE RIZASI VARDIR”
Mahkeme, mağdur çocuk E.A.’nın ifadelerine dikkat çekerek, ‘istismar olayının doğru kabul edilmesi’ durumunda dahi, E.A.’nın rızası olabileceğini söyledi. Mahkemenin gerekçeli kararında şu ifadeler yer aldı:
“Somut olay yönünden bir an için iddianameye dayanak yapılan ve sanığın işlediği iddia edilen suçlara konu eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiği kabul edilse dahi, suç tarihi itibarıyla 15-18 yaş grubu içerisinde yer alan ve sanığa isnat edilen eylemlere karşı rızası, mutlak surette tasarruf yetkisi kapsamında kabul edilen mağdurun, kovuşturma aşamasında Adli Görüşme Odasında teknik kayıt cihazı ile kayıt altına alınan ve sonrasında tutanağa bağlanan, ‘Bir kere de şöyle bir şey söylemişti, ımmm, demişti biraz daha devam edersen biraz sıvı akacak gibi bir şey söylemişti bana. Sıvı akabilir diye, gülmüştüm ona, kahkaha atmıştık. Bunu da zaten bir kere söyledi, zaten bir kere oldu. Bir defa kurdu ve onu ben demiştim aynaya bakınca kendimi beğenmiyorum demiştim. Çirkin demiştim. Yani ona razı gibi göründüm, çünkü ben şikayet ettiğim zaman bana karşı bir şey sunamasın, (anlaşılamadı). Şikayet etmem gerekir diye düşündüğüm için aldım’ şeklindeki beyan vermişti.

“KESİN VE İNANDIRICI DELİL YOK”
İçerikleri birlikte gözetilerek, rızasına aykırı olarak kendisine cinsel istismara konu eylemler gerçekleştirilen kişinin eylemin gerçekleştiği sırada eylemde bulunan kişi ile birlikte kahkaha atması, razı olmaması halinde herhangi bir kötülüğe maruz kalacağı yönünde delil ve emare bulunmaması ve bu yönde bir kaygısı da olmamasına rağmen eylemi gerçekleştirene rızası varmış gibi kendisini göstermesi ve eylemler sırasında beğenilme isteğini açıkça ortaya koyar sözler sarf etmesinin olağan yaşam koşullarına aykırıdır. Rızasına aykırı şekilde cinsel eylemlere maruz kalan bir mağdurdan beklenilebilecek bir davranış şekli değil. Bu haliyle sanığa isnat edilen ve mağdura karşı gerçekleştirildiği iddia edilen eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin kabulünde dahi somut olayda sanık tarafından cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak eylemde bulunulduğuna, bu suretle sanığın üzerine atılı suçların kanuni unsurlarının oluştuğuna ve atılı suçlardan cezalandırılmasına karar verilmesine yeter nitelik ve derecede her türlü şüpheden uzak  kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı yönünde hukuki ve vicdani kanaate varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.”

Öte yandan ailenin avukatı Metin Arkaş, karara itiraz edeceklerini söyledi.

YÜCEER’İN MÜCADELESİ YILLAR ÖNCESİNE DAYANIYOR
Cumhuriyet Halk Partisi Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, cinsel taciz suçlarının hükmün açıklanmasının geri bırakılması kapsamı dışında değerlendirilmesi için Meclis Başkanlığı’na kanun teklif sundu. Yüceer, yasada iki yıla kadar ceza öngörülen cinsel taciz suçlarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının cezasızlık anlamına geldiğini, bu suça meyilli kişileri cesaretlendirdiğini belirtti. Türkiye’de kadın ve çocuklara yönelik cinsel taciz vakalarının endişe verici boyutta olduğunu vurgulayan Yüceer, “Yargıya taşınan cinsel saldırı vakalarının önemli bir bölümünde, faillerin mağdurları daha önce taciz ettikleri görülmektedir” dedi.

“KADINLAR TACİZİN CEZASIZ KALACAĞINI DÜŞÜNÜYOR”
Yüceer, “Kadınlara yönelik cinsel tacizin boyutu bu kadar büyük olmasına rağmen, kolluk ve adli makamlara yansıyan cinsel taciz vakalarının sayısı oldukça sınırlıdır. Her ne kadar bu durumun sebebi, mağdurların hakim toplumsal cinsiyet algısı nedeniyle yasal yollara başvurmaktan imtina etmesi olarak görülse de, cinsel tacizin faillerinin cezasız kalacağı yönündeki yerleşmiş kanı da mağduru yargıya gitmekten alıkoyan önemli bir faktördür” diye belirtti.

MAĞDUR KADIN CEZALANDIRILIYOR
İki yılın altında ceza verilen cinsel taciz suçlarının önemli bir kısmında hakimlerin, faillerin talebi doğrultusunda “Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması” yönünde kanaat kullandıklarını belirten Yüceer,  bu nedenle basit cinsel saldırı suçlarında faillerin herhangi bir cezai yaptırıma maruz kalmadıklarını dile getirdi. Yüceer, “Bu durum cinsel taciz mağdurlarında failin tekrar kendilerine zarar verebileceği yönünde endişeye neden olmaktadır. Başka bir deyişle; suçlu cezasız kalırken, mağdur ise tekrar taciz ya da cinsel saldırıya uğrayacağı kaygısıyla adeta cezalandırılmaktadır” ifadelerini kullandı.

AYM KARARINA RAĞMEN CEZASIZLIK SÜRÜYOR
Anayasa Mahkemesi’nin B. No: 2014/19112 sayılı kararında, cinsel saldırı suçunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını, “Kötü Muamele Yasağının İhlal Edilmesi” olarak değerlendirmiş, başvurucunun yaşadığı travma göz önüne alındığında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararıyla eylemin cezasız bırakıldığına hükmettiğini hatırlatan Yüceer, “Cinsel tacizin cezasız kalması, cinsel ve toplumsal cinsiyete dayalı suça meyil gösteren kişileri cesaretlendirmektedir” dedi.
Yüceer, bu sebeple 5237 Sayılı Kanunu’nun 105’inci maddesinde tanımlanan cinsel taciz suçlarının, 5271 Sayılı Kanunu’nun 231’inci maddesinde belirtilen hükmün açıklanmasının geri bırakılabileceği hallerin dışında tutulması gerektiğini ifade etti.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Trakya Haber